Bütün insanlar günlük hayatlarında petrolle uğraşırlar. Her süpermarkete gittiğimizde çok çeşitli bitkisel yağlarla karşılaşırız. İşte o zaman şu soru ortaya çıkıyor: “Hangisini seçmeliyiz?”.
Bugün rafine ve rafine edilmemiş yağların tüm avantaj ve dezavantajlarına daha yakından bakacağız.
Yağlar birbirinden nasıl farklıdır?
Kısacası rafine edilmiş ve rafine edilmemiş yağlar arasındaki fark, geçirdikleri saflaştırma derecesinde yatmaktadır. Rafine edilmiş yağ, rafine edilmemiş yağın aksine birkaç saflaştırma aşamasından geçer.
Rafine ve rafine edilmemiş yağların vücut için değeri nedir?
Rafine edilmemiş yağlar vücudun direncini artıran, kalp ve kan damarlarını iyileştiren, kas ve kemikleri güçlendiren A, D, E ve K vitaminleri açısından zengindir. Doğal yağlar ayrıca, gastrointestinal sistem üzerinde olumlu etkisi olan ve anti-sklerotik özelliklere sahip olan (“kötü” kolesterolün vücutta birikmesini önleyen) çoklu doymamış yağ asitleri (omega-3, omega-6 ve omega-9) ile zenginleştirilmiştir. kan damarlarının duvarları).
Rafine yağ minimum miktarda besin içerir. Üretim sürecinde derin ve kapsamlı bir saflaştırmaya tabi tutulur.
Pişirme özellikleri
Rafine bitkisel yağ, istenmeyen tat ve tatlardan arındırılması gereken yemeklerde kullanılır. Daha yüksek sıcaklıklara dayanabilmesi ve duman çıkarmaması nedeniyle gıdaların kızartılmasında da kullanılır.
Rafine edilmemiş yağın yoğun, baharatlı bir aroması ve tadı vardır, bu nedenle çeşitli salataların sosunda kullanılır.
Bu nedenle rafine edilmiş ve rafine edilmemiş yağları karşılaştırmamalısınız çünkü her ikisinin de kendi avantajları ve dezavantajları vardır. Salata soslarında sağlıklı maddeler içeren rafine yağ kullanılmalıdır. Rafine yağ ise kızartma için idealdir.